​Kuzey Işıklarının Hakimiyetinde Dalgalı Çatı

Heathrow 2A Terminali / LuIs VIdal + ArchItects

Kuzeye bakan pencerelerden gelen doğal ışık, tekstil çatı levhası kullanımı ile dağıtılarak yansıtılmış. Bu durum HAL (Heathrow Airport Limited) için bir yenilik ve aynı zamanda terminalin yarattığı karbondioksiti yüzde 40 azaltmayı hedefleyen çevresel stratejinin bir parçası...

Luis Vidal + Architects (LVA) tarafından hazırlanan Heathrow Havaalanı’ndaki yeni 2A Terminali Haziran ayında kapılarını açtı. Doğal ışığı cömertçe kullanan terminal uygulanan farklı mimari yaklaşımlar ile yolculuk deneyimini genişletiyor.

Gezinme eylemini eskisinden daha içgüdüsel hale getiren tasarımda, ilk kez İngiltere’de büyük bir havaalanında ziyaretçiler alışveriş ve yeme içme servislerinin görüş alanı içinde bulunan kapı alanlarına doğrudan erişime sahip oluyor. Bu da ziyaretçin kaygılarının önüne geçip seyahati çok daha hoş bir deneyim haline getiriyor.

Luis Vidal + Architects bunu kavram temelinde cesur, yerine getirme temelinde ise akılcı bir tasarım ile elde etmiş, zaman ölçeğini ve bütçenin katı gereksinimlerini tatmin eden proje içinde böylesi hoş bir deneyim yaratılmış. Dalgalı çatı ziyaretçilerin yolunu terminalden check-in, güvenlik ve kalkış alanlarına doğru çiziyor. Eşsiz tasarım unsurlarında basit tekrarlar kullanarak, yapımı projeyi hızlı ve ekonomik hale getirilmiş.

Kuzeye bakan pencerelerden gelen doğal ışık tekstil çatı levhası kullanımı ile dağıtılarak yansıtılmış. Bu durum HAL (Heathrow Airport Limited) için bir yenilik ve aynı zamanda terminalin yarattığı karbondioksiti yüzde 40 azaltmayı hedefleyen çevresel stratejinin bir parçası. LVA tarafından hazırlanan konseptte dikey kuzey ışıkları ile dalgalı çatı fikri, tasarımın ilk günlerinden beri neredeyse hiç değişmemiş, ancak konseptin uygulama ve rötuşlanmasına büyük ve detaylı bir çaba sarf edilmiş. Bunun bir sebebi iç çatıda kullanılan tekstil alt tabanın Heathrow’da önceden tek bir küçük uygulama haricinde kullanılmamış olmasından kaynaklanıyor.

“Tekstil çatı uygulamasının sorun çıkartmayacağını kanıtlamak için çok fazla analiz yapmamız gerekti. Ayrıca temiz kalabileceğini ve akustik özelliklerinin yeterli olduğunu da kanıtlamalıydık."

Luis Vidal; ‘tekstil çatı uygulamasının sorun çıkartmayacağını kanıtlamak için çok fazla analiz yapmamız gerekti. Ayrıca temiz kalabileceğini ve akustik özelliklerinin yeterli olduğunu kanıtlamalıydık.’ diyor.

Daha da önemlisi tekstil tavanın geometrik ve yansıtıcı özelliklerinin birleşiminin iyi bir ışık kalitesi yaratacağının da –parlak, ancak göze batmayan- gösterilmesi gerekiyordu. Kuzey kutup küresindeki en kaliteli ışığın - daha az sıcak ve göz alan- kuzeyden gelen ışık olduğu gerçeğiyle, Kuzey ışığını kullanmak iyi bir tercih olmuş. Ziyaretçilerin her an rahat bir deneyim yaşayacaklarını garantiye almak önemli olduğundan, mimarlar ayrıntılı bilgisayar simülasyonları uygulamışlar ve Bartlett Mimarlık Okulu’nda maketler hazırlanmış. İlave olarak olarak çatı için; ince, renk değiştiren LED’ler kullanarak bir ışıklandırma sistemi kurulmuş. Işıklandırma hafiflik hissine ek olarak çatı yapısının süzüldüğü hissiyatını yaratıyor.

LED renklerinin sıcaklığı gün boyunca kademeli olarak değişiyor. Bu da ziyaretçilerin değişiklikleri fark etmeden tipik bir gökyüzü etkisi yaratan ışıklandırmanın içinde oldukları anlamına geliyor. - günbatımı ve gündoğumu sıcak renkler, gün ortasında serin bir mavi, gece ise çivit mavisi.- Bu uluslararası seyahatin yarattığı yönelim bozukluğunun bir nebze önüne geçmeye yardımcı olduğu gibi hava terminalleri için alışmadık bir şekilde ayrılmakta olan yolcuların her an görebildikleri gökyüzü ile bütünlük sağlamakta. Çatı sırası ve nihai varış yerinin manzarası ziyaretçilerin terminal içinden olabildiğince doğal ve içgüdüsel bir yol ile geçmelerini sağlıyor. Ziyaretçiler kalkan uçakları terminalden geçerken görme imkânına sahipler bu da onlara hem yönlerini bulmalarında yardımcı oluyor hem de hava ulaşımının son yıllarda ortadan kaybolan heyecanının en azından bir kısmını geri getirecek.

Terminal 2’deki sürdürülebilir inşaata yönelik yaklaşım henüz herhangi bir bina yapılmadan önce, bir önceki terminalin yıkımı ile başladı. Yıkımdan arta kalan maddenin %90’ı yeniden kullanıldı. Terminal 2A olabildiğince enerji tasarruflu olarak tasarlandı. Doğal ışık kullanımına ek olarak doğu ve batı cephelerine gölgeleme sağlayıp güneş ısısı kazanımını en aza indirgeyen büyük güneşlikler de yer ediyor. Güney cephede alüminyum katı borular ve metalik panjurlardan oluşan bir brise soleil bulunuyor.

Terminal 2’deki sürdürülebilir İnşaata yönelik yaklaşım henüz herhangi bir bina yapılmadan önce, bir önceki terminalin yıkımı ile başladı. Yıkımdan arta kalan malzemenin %90’ı yeniden kullanıldı. Terminal 2A olabildiğince enerji tasarruflu olarak tasarlandı.

Ek olarak terminalde fosil yakıt kullanımını azaltan birtakım unsurlar var. Güney cephede fotovoltaik paneller bulunuyor ve ısıtma ve soğutma için biyokütle ya da gaz ile çalışabilen bir güç kaynağı kurma planı mevcut. Çatıdan gelen yağmur suyu ise toplanıp içme suyu harici kullanımlara aktarılacak. Ek olarak tuvalet sifonlarına su temini ve temel zemindeki kireçtaşı aküfer ile güç kaynağı arasında ısı taşımı sağlayacak su çıkaran sondaj delikleri de bulunmaktadır. Terminal 2, sürdürülebilir bina tasarımı için BREEAM ile ödüllendirilecek dünyanın ilk havaalanı terminali olacaktır.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)