Küresel Isınmaya Karşın Enerjiyi Evlerimize Hapsetmeliyiz

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından 10. Küresel Isınma Kurultayı, 22 Kasım Perşembe günü İstanbul Sanayi Odası’nda gerçekleştirildi. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Çevre İhtisas Kurulları Başkanı Mustafa Tacir’in açılış konuşmasını yaptığı kurultayın sponsorlarından Austrotherm Türkiye’nin Genel Müdürü Özgür Kaan Alioğlu, moderatörlüğünü Anadolu Ajansı (AA) Finans Haberleri Editör Yardımcısı ve EGD Başkan Yardımcısı Hasan Arslan’ın yaptığı oturumda, doğru ısı yalıtım ile doğaya verdiğimiz zararı azaltabileceğimizi ve enerji tüketiminin azalması sayesinde salınan karbon gazları miktarının düşmesini sağlayabileceğimizi vurguladı. 

Isı yalıtım malzemeleri üretimi alanında geçmişi 65 yıl öncesine dayanan Austrotherm’in Türkiye Genel Müdürü Özgür Kaan Alioğlu: “Avrupa’da şuan ortalama 12 cm kalınlıkta ısı yalıtım levhası kullanılıyor. Ama bu da Avrupa’ya yetmiyor. Önümüzdeki yıllarda 2020 enerji perspektifi çerçevesinde ısı yalıtım kalınlıklarını daha da artırmaya çalışıyorlar.  Mevcut politikaları, önümüzdeki yıllarda sıfır enerjili binalar yapmak yönünde. Yani artık enerji tasarrufu yapmak istemiyorlar, artık enerjiyi kullanmamak istiyorlar. Bu, bina hiçbir şekilde fosil yakıt kullanmayacak, atık gaz olmayacak, iklim değişikliğine herhangi bir negatif etkisi olmayacak demek. 

Ancak şuanda fosil yakıt kullanımını azaltmanın önünde iki tane engel var. Yenilenebilir kaynaklardan elde ettiğimiz enerji miktarı şuan miktar olarak yeterli değil. Dünya teknolojisi ile güneşten, rüzgardan aldığımız enerji bütün ihtiyacımızı karşılayamıyor. Bu nedenle elde ettiğimiz enerjiyi binalarımızda hapsetmek ve daha verimli kullanmak ihtiyacındayız. Isı yalıtım kalınlıkları bu nedenle Avrupa’da artırılmaya çalışılıyor. Avrupa’da gidilen nokta 20-24 cm’ler, bizde ise ısı yalıtım kalınlıkları ortalaması maalesef 4 cm’lerde. Biz bu nedenle Türkiye çapında Müdür Yollarda isimli bir proje başlatıp “Isı yalıtımı Ülke Kazanımı” sloganımız ile Türkiye’yi gezdik. Motosiklet ile 30 günde 30 ili dolaştım, 9000 km yol kat ettim. Gittiğimiz yerlerde tüketiciler, bayiler, ustalar ile görüştük, okul ziyaretleri yaptık. Gördük ki enerji verimliliğine yönelik algıda tereddüt yok. A, A Plus enerjili beyaz eşyalar, iyi klimalar konusuna çok hakimiz. Ancak ısı yalıtım konusunda bir duraksama gözlemledik. Evet iyi bir şey ama daha iyi nasıl olur gibi bir soru var. Çünkü bu alanda bilgi seviyemizde eksiklik var. Bu da biz sektör profesyonellerinin hatası, demek ki iyi anlatamamışız. Biz ülke olarak enerjimizin yüzde 75’ini ithal ediyoruz. Bu enerjinin yüzde 35’ini binalarda kullanıyoruz. Binalarda kullandığımız enerjinin yüzde 80’i de ısıtma soğutma amaçlı. Bu nedenle asıl odaklanmamız gereken yer doğru ısı yalıtımı. Bu da daha kalın ısı yalıtım levhası kullanmak demek” dedi. 

Daha kalın ısı yalıtımının çevreye etkisine de değinen Alioğlu; “Mantolamanın kalbinde ısı yalıtım levhası yer alıyor. Geleceğimiz için en önemli konu olan doğanın korunması açısından enerji tüketiminin azaltarak salınan karbon gazları miktarını yaklaşık yarı yarıya düşürebiliriz. İki kat daha kalın mantolama ile bunu sağlarken aynı zamanda tüketicilerin yaklaşık 2 kat (100%) daha fazla enerji tasarrufu yapmaları da sağlanmış oluruz. Mantolama yatırımlarının geri dönüş sürelerini yaklaşık 40% oranında azalır. Ülkemizin konutlarda ısıtma-soğutma amaçlı ithal ettiği enerji miktarı nerdeyse yarı yarıya inmiş olur. Bu sayede enerji ithalatı kaynaklı cari açık sorunumuzun çözümüne de büyük bir katkı sağlanır. Daha kalın ısı yalıtımı tercihi, kaybedenin olmadığı, her paydaşın kazandığı sihirli bir denklem. Bu nedenle ISI YALITIMI ÜLKE KAZANIMI diyoruz” dedi. 


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)