Arlington’daki Ulusal Onur Madalyası Müzesi
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Uluslararası mimarlık stüdyosu Rafael Viñoly Architects (RVA), ABD’nin Arlington, Teksas kentinde inşa ettiği Ulusal Onur Madalyası Müzesi (National Medal of Honor Museum – NMOHM) ile cesaret ve fedakârlığın mimari bir temsilini sunuyor. Müze, ABD askerî personeline verilen en yüksek nişan olan Onur Madalyası sahiplerini onurlandırmak amacıyla tasarlandı.

Toplamda 12.100 m2’lik bir alana yayılan bu etkileyici yapı, Dallas Cowboys ve Texas Rangers spor takımlarının sahalarına komşu, beş dönümlük bir arazide yer alıyor.
Mimari Konsept
RVA, projenin merkezine “imkânsız olanı başarma fikrini” koyarak, cesareti fiziksel bir kütleye dönüştürmüş. Bu amaçla, 60x60 metre boyutlarında ve 10 metre derinliğinde yekpare bir metal blok tasarlamış. Bu dev blok, yerden 12 metre yükseğe kaldırılarak, dört yöne 15 metre konsol şeklinde taşacak biçimde yerleştirilmiş.

Dış yüzeyi, doğal işlem görmüş ve boyasız alüminyumla kaplanan bu monolit, uzaktan bakıldığında bir anıt, yaklaştıkça ise üzerine çöken bir ağırlık hissi veriyor. RVA ortağı Bassam Komati projeyi şöyle özetledi: “Bu yapı, Onur Madalyası sahiplerinin yaşadıkları deneyimi sürekli hatırlatacak bir form olarak tasarlandı.”
Beton Sütunlar
Yükseltilmiş blok, ABD ordusunun beş kolunu temsil eden betonla kaplı beş adet mega sütunla destekleniyor. Konik formda tasarlanan sütunlar, hem yapının teknik altyapısını gizliyor hem de “topluluğun bireyi desteklemesi” fikrini yansıtıyor.
Işıkla Aydınlanan Giriş
Ziyaretçiler, eğimli bir yürüyüş yolu aracılığıyla açık hava tören alanı olan “Rotunda of Honor” bölümüne iniyor. Geceleri ise yukarıya doğru ışık yansıtarak müzeyi çevreden görünür bir ışık fenerine dönüştürüyor.
Eğitim, Tiyatro ve Anı Duvarı
Rotundanın etrafında, Griffin Enstitüsü eğitim merkezi, 240 koltuklu Albay Neel E Kearby Tiyatrosu ve Patrick Brady Salonu gibi işlevsel alanlar yer alıyor. Bu bölümler, Mark Holtz Gölü’ne açılan tam boy cam cephelerle çevrelenmiş.

Tavanda ise 3.528 Onur Madalyası sahibinin isimlerinin yer aldığı altın renkli bir halka bulunuyor. İsimler arkadan aydınlatılarak anıtsal bir desen oluşturuyor.
Işık ve Karanlık Arasında
İki adet sarmal açık hava merdiveni, ziyaretçileri üstteki sergi alanına taşıyor. Merdiven yükseldikçe ışıklı alanlardan karanlık bir atmosfere geçilerek, blokun ağırlığını hissettiren bir deneyim sunuyor. Ayrıca lobinin arkasında, iç mekân sirkülasyonunu kolaylaştıran bir cam asansör de yer alıyor.

Esnek Sergi Alanı
Ziyaretçiler üst kata ulaştıklarında, Medal of Honor Experience adlı halka biçimindeki video odasına giriyor. Merkezi çekirdek kısmında madalya sahiplerinin hikâyeleri gösterilirken, dış halka ise Redglass Pictures tarafından hazırlanan “İçimizdeki Cesaret” adlı kısa filmi sunuyor.
Ardından, Gallagher and Associates tarafından tasarlanan sergi alanına geçiliyor. Ziyaretçiler, kare zemin planı etrafında saat yönünde ilerleyerek, temalara göre düzenlenmiş bir zaman çizelgesini takip ediyor.
Zengin Koleksiyon: Hikâyeler, Anılar ve Bir Helikopter

Müzede 400 obje sergileniyor, bir o kadarı da depoda tutuluyor. Askerî eşyaların yanı sıra, kişisel anılar ve fotoğraflar da koleksiyonda yer alıyor. Öne çıkan isimler arasında:
- Dr. Mary Walker: Tek kadın madalya sahibi,
- Douglas Munro: Sahil Güvenlik’ten tek madalya sahibi,
- 700’ün üzerinde göçmen kökenli madalya sahibi yer alıyor.
Müze yöneticisi Rhue, koleksiyonun amacını şu sözlerle açıkladı: “Bu bir askerî müze değil. Bu bir insanlık müzesi.”
Etkileşimli Deneyimler ve Sanal Gerçeklik
Ziyaretçiler; savaş kayıtlarını dinleyebiliyor, VR (sanal gerçeklik) ile kurtarma görevine katılabiliyor ve yapay zekâ ile derlenmiş röportajlar aracılığıyla madalya sahipleriyle “konuşabiliyor”. Dahası, müzenin inşaatı tamamlandıktan sonra alınan tam boyutlu bir Huey Helikopteri, binanın bir köşesi sökülerek içeri yerleştirilmiş.
Müzenin Hikâyesi
İlk olarak Güney Carolina’daki Mount Pleasant ve Moshe Safdie tasarımıyla planlanan müze, 2019 yılında Arlington’a taşınmış. Rafael Viñoly Architects, Ocak 2020’de açılan tasarım yarışmasını kazanarak projenin baş mimarlığını üstlenmiş.
İnşaat Mart 2022’de başladı ve müze, 25 Mart 2025’te – Ulusal Onur Madalyası Günü’nde halka açıldı. Rafael Viñoly’nin, 2023’teki vefatından önce projenin ilk fikir aşamalarında bizzat yer aldığı belirtildi. Stüdyo, ayrıca 2024’te Manhattan’da 88 katlı bir gökdeleni tamamladı ve Uruguay’daki son konut projesini duyurdu.