Londra’da Küçük Bir Oda

Alican Çakmak Kozoğlu

Görseller için David Kohn Architects’e teşekkür ederiz.

Kitap ya da yazarın yarattığı etki ve ilhamın okurda nasıl yankılanacağı her zaman öngörülemez. Bazen kompozitor Deems Taylor’ın Lewis Carroll ve eserlerinden aldığı ilhamla yazdığı Aynanın İçinden (Through The LookIng Glass – 1918) gibi bir orkestra çalışması ortaya çıkar bazen de, FIona Banner’ın en sevdiği yazardan aldığı ilham ile David Kohn Architects’in ortak çalışması olarak hayata geçen mimari bir tasarımla karşılaşırsınız.

Tasarım: Fiona Banner
Müşteri: Living Architecture and Artangel

İç Mimar: David Kohn Architects
Peyzaj Mimarı: Dick van Gameren ve Bjarne Mastenbroek ile Abba Architects, Addis Ababa Etiyopya
Ödülleri: RIBA, D&AD, Condé Nast – Yılın Tasarımı, New London 2012

Londra’daki Queen Elizabeth Hall’ün terası, Turner Prize adayı sanatçı Fiona Banner tarafından tasarlanan Roi des Belges adlı bir tekne/odaya ev sahipliği yapıyor. Living Architecture ve Artangel tarafından yönetilen bir tasarım yarışmasının sonucunda hayata geçirilen tekne/odanın proje ismi ise “A Room For London”.

Banner’ın en içselleştirdiği yazar olan Joseph Conrad’ın Karanlığın Kalbi (Heart of Darkness) adlı uzun öyküsünü yazmasına sebep olan, yazarın Kongo’ya giderken fiilen kaptanlığını yaptığı küçük gemi Roi des Belges’den adını alan tasarım, 2012 Londra Olimpiyatları sırasında sanatçı, yazar ve müzisyenler tarafından sıklıkla ziyaret edilen bir nokta haline geldi.

Big Ben’den St. Paul Katedrali’ne kadar panoramik bir manzaraya sahip olan mekan, Londra gibi tarihi bir şehre bakmak için farklı bir pencere sundu. Geniş yelpazede performans sanatlarına da ev sahipliği yapan A Room For London, geçtiğimiz sene pek çok mimari ve tasarım ödülünün de sahibi oldu.

Living Architecture tarafından çeşitli organizasyonlar ya da özel randevular için kiralanabilen projenin 2013’ün ilk yarısında kaldırılması planlanırken gördüğü ilgi bu sürenin uzatılmasına sebep oldu.



Temel gereklilikler dışında hiçbir lüksü barındırmayan sade yapısı ile huzur ve dinginlik yaratan iç dekorasyonu projenin şüphesiz en pozitif yanlarından biri. Yarattığı karavan ambiyansıyla ABD’nin güney eyaletlerine has bir göçebelik duygusunu Londra’nın karşı konulamaz manzarasıyla bir araya getiren A Room For London, sanatsal anlamda ilhamla harmanlanmış bir sürecin sonunda ortaya çıktığı gibi pek çok başka sanatçıya da ilham veriyor.

Projenin ana elemanlarından biri ise Roi des Belges antetli, misafirlerin görüşlerini yazması için bırakılan büyük bir defter. Yazmak ve üretmek için gerekli olan dinginliği sağlamak adına lazım olan her şeyi barındıran bu küçük odada, manzaranın detaylarına inmek için bırakılan bir dürbünün eşliğinde bulunan Roi des Belges defteri, ihtiyaçların minimum düzeyde karşılandığı mimari bir deneyin sonuçlarını kaydediyor.



İç duvarlarının kadifemsi dokusu ile samimi bir ortama ev sahipliği yapan proje aynı zamanda üç yatak kapasiteli bir rezidans. Rahatlığın sıradanlık ile harmanlandığını hatırlatırken, sunulan Londra manzarasıyla fazlasının aranmadığını söylemekte fayda var.

Gecenin gelmesiyle parlayan mücevherlerle bezeli bir tabloya benzeyen Londra, çok daha farklı hisler yaratıyor. Şehirden uzakta, şehrin ışıltı seviyesinin çok altında saf bir huzuru içinde taşıyan A Room For London, minimalist iç tasarımı ile sadece uzaklaşmak isteyenler için bir sığınak sağlıyor.

London Eye Dönme Dolabı, St. Paul Katedrali ve İngiliz Parlamento Binası’nı gören manzarası ve Thames Nehri’ne hakim konumu ile şatafatlı bir dış dünyaya sahip olan A Room For London’ın içi kontrast oluştururcasına naif. Kısıtlı alanı verimli kullanma konusunda son derece başarılı olan projenin sade minderlerden oluşan yarım ay sofasının altı, edebiyatın ve yazarların her daim hayatın içinde olduğunu göstermeye ayrılmış.