Hong Kong, Geleneksel Yapı Tekniklerini Sorguluyor

Hong Kong’da geçtiğimiz günlerde Wang Fuk Court yerleşkesinde çıkan büyük yangın, kentin son yıllarda yaşadığı en yıkıcı felaketlerden biri olarak hafızalarda yer edindi. Yenileme çalışmaları sırasında binayı çevreleyen bambu iskelelerin ve plastik kaplama malzemelerinin alev almasıyla başlayan yangın, rüzgârın da etkisiyle kısa sürede kontrolden çıktı. Alevler yalnızca ilk binayı sarmakla kalmadı, çevredeki yedi gökdeleni de ateşe verdi. Yaklaşık olarak iki bin daire ve binlerce insan, bir anda yoğun duman ve korkunç bir sıcaklıkla yüzleştiler.

Hong Kong’un yıllardır sürdürdüğü geleneksel bambu iskele kullanımını yeniden tartışmaya açan bu büyük kaza, mimarlık çevrelerinde de çokça konuşuluyor.  Bambu iskele hafif, ucuz ve ustalığı kuşaktan kuşağa aktarılan bir yapı tekniği olmasına rağmen, böylesi yüksek katlı binalarda yangın riskini de gözle görülür biçimde artırıyor. Uzmanlar ise, metal ve daha güvenli sistemlere geçişin kaçınılmaz olduğu görüşünde birleşiyorlar.

Yalnızca yapısal bir zaafı değil, kentteki yüksek yoğunluklu yaşamın ne kadar kırılgan olduğunu da hatırlatan bu yangın, kent planlamasında güvenliğin önceliğini vurgular nitelikte. Beton kulelerin ardında binlerce insanın gündelik hayatı, güvenliği ve geleceği var; bu olay da mimarlıkta ve şehir yönetiminde güvenliğin hiçbir estetik tercih kadar tartışmalı olamayacağını acı bir şekilde gözler önüne seriyor.