Renovasyon, Yüzünü Doğaya Döndü

Dilhan Hız / dilhan@ekoyapidergisi.org
Renovasyon çalışmaları benim için her zaman merak uyandırıcı olur. Bu çalışma ise bir yönüyle benzerlerinden ayrılıyor. Nasıl mı? Bana sorarsanız ki bu düşüncede başkaları da birleşmiş, bu çalışma son dönemin en doğa-dostu ve sürdürülebilir renovasyon uygulaması olabilir. Geçmiş yenilenirken gelecek hayal edilmiş adeta bu projede.

Todd ve Karen’ın Hayalleri
Amerika Seattle’da Bainbridge Adası’nda eski, ahşap bir ev. Güvertesinden kendisini çevreleyen doğa bir tablo misali uzanıyordu.1968’de Harold Moldstad’ın tasarladığı bu mid-century modern ev, yıllardır olduğu gibi ormanın içinde, ağaçların gölgesinde sessizce duruyor, adeta onu yeniden hayata geçirecekleri bekliyordu. Todd ve Karen’ı… Todd ve Karen, Miller Hull ekibiyle birlikte yola çıktığında ise hedefleri en başından belliydi: Evi, dünyanın en zorlu sürdürülebilirlik standardı olan Living Building Challenge sertifikasına kavuşturmak. Üstelik bunu, sıfırdan inşa etmek yerine mevcut yapıyı dönüştürerek başarmak istiyorlardı. Başardılar da.

Her Metrekaresinde Doğa Var
Bugün yenilenen Loom House’a yaklaşırken, konukları önce ahşap bir köprü karşılıyor. Bu köprü yardımıyla gölgeli bir güverteye çıkılıyor. Burada mimarlık ile peyzajın sınırları biraz bulanıklaşmış; Japon akçaağaçlarının, dev köknarların arasında bir “yaşayan bahçe” hissi var. Bahçede mantar yetiştirilen küçük bir orman, yenilebilir bitkiler ve sebzeler dahi var . Bu ev resmen ekolojik döngüde!
İçeri girildiğinde dar bir koridor büyük, açık bir yaşam alanına açılıyor. Eski garaj artık aydınlık bir yatak odasına dönüşmüş. Çift camlı geniş pencereler, tavan pencereleri ve doğal malzemeler, mekâna hem sıcaklık hem de nefes aldırıyor. Miller Hull, cephenin kalınlığını artırarak yalıtımı güçlendirirken yapının karakterini korumayı başarmış. Ev sanki hep öyleymişçesine bir his veriyor.

Kendi Kaynaklarını Yaratan Ev
Loom House, tüm enerji ihtiyacını çatısındaki güneş panellerinden sağlıyor. Fazla enerji şebekeye geri kazandrılıyor. Yağmur suyu ve gri su sistemleri, evi tamamen su açısından bağımsız kılıyor. Hatta proje ekibi, yerel yönetimle çalışarak atık su arıtma sistemlerinin onaylanmasını dahi sağlamış. Sertifikanın en hassas şartlarından biri olan “Kırmızı Liste”deki zararlı malzemeler, sadece yapı malzemelerinden değil, mobilya ve dekorasyondan da çıkarılmış. Böylece Loom House, estetik kadar sağlıklı bir yaşam ortamı da sunuyor. Ev bugün, dünya üzerinde LBC sertifikasını alan sadece dört konut projesinden biri. Üstelik bunlar arasında mevcut bir yapının dönüştürülerek bu seviyeye ulaştığı tek örnek. Zamana karşı duran, zamansız bir proje. Sürdürülebilir mimari mi? Bence kesinlikle bu!