Yeni Şehircilik Akımının Öncüsü Hayatını Kaybetti

Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Modern planlamaya karşı sert eleştirileriyle tanınan ve Yeni Şehircilik hareketine yön veren Lüksemburglu mimar ve kent kuramcısı Léon Krier, 17 Haziran 2025’te 79 yaşında yaşamını yitirdi. İnsan ölçeğinde ve yaya dostu topluluklar vizyonuyla bilinen Krier ardında, mimari dünyaya çok sayıda uygulanmış proje, ve kapsamlı kuramsal yazı bıraktı.

Léon Krier

Krier, kariyeri boyunca klasik mimariye dönüşü savundu; yaygın banliyöleşmeye ve yüksek katlı modern yapılara ise kararlı bir şekilde karşı çıktı. Karma kullanımlı, yürünebilir mahalleleri ön plana çıkaran yaklaşımı, mimarlığın yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal bir değer taşıdığını vurguluyordu. Bu tavır, 20. yüzyıl sonu şehir planlaması anlayışına güçlü bir alternatif sundu.

"Modern Mimari Keyfî ve Uygun Değil"

Léon Krier, modern mimarinin evrensel ihtiyaçlara cevap vermediğini savunarak şu sözleriyle dikkat çekti: “Kentsel yapı, büyük ölçüde biçimden bağımsız olan bir organizasyon ilkeleri bütünüdür. [Fakat] Modern mimari o kadar kötü ve keyfîdir ki, çoğu sıradan kullanım ve iklim için neredeyse tamamen uygunsuzdur.” – The Future of Cities: The Absurdity of Modernism konuşmasından

Poundbury: Geleneksel Kentsel Planlamanın Somutlaşmış Hali

Léon Krier’in en tanınan projelerinden biri, İngiltere’nin Dorchester kentinin bir uzantısı olarak tasarlanan Poundbury yerleşimidir. Cornwall Dükalığı tarafından istenilen ve Prens Charles’ın himayesinde geliştirilen bu proje, Krier’in geleneksel şehir planlama ilkelerini pratiğe döktüğü bir başyapıt niteliğindedir.

Léon Krier

Poundbury, konut, ticaret ve kamusal alanları dahil eden, yerel malzeme ve mimari biçimleri öne çıkaran, yürünebilir ve insan ölçeğinde bir kent modelini temsil eder. Krier’in bu projesi, dünya çapında pek çok mimar ve kent plancısına ilham kaynağı oldu.

Yazarlık ve Akademik Mirası

Krier, sadece bir tasarımcı değil; aynı zamanda üretken bir yazar ve eğitimciydi. 2007 yılında yayımladığı Architecture: Choice or Fate adlı eseri, 2009’da gözden geçirilip The Architecture of Community adıyla yeniden yayımlandı. Bu kitapta:

  1. Modern planlamanın mekânsal kısıtlamaları sorgulandı,

  2. Kentler arası diyalogun önemine vurgu yapıldı,

  3. Mahallelerin ölçek, çeşitlilik ve tipoloji bakımından zenginleştirilmesi gerektiği savunuldu,

  4. “Yer oluşturma” stratejileri klasik geleneklerle ilişkilendirilerek aktarıldı.

Kitap ayrıca, modern şehir planlamasının mekânsal mantığını geleneksel ve Yeni Şehircilik örnekleriyle karşılaştıran detaylı diyagramlar içeriyor.

Léon Krier

27 Ekim 2017 tarihinde Prens Charles, Dorset'teki Poundbury Ana Meydanı'nda Ana Kraliçe'nin anısına dikilen heykeli açtı. Bu anıtın kaidesi de yine Krier tarafından tasarlandı. Bu tören, Krier’in yalnızca kentsel değil, sembolik mekân tasarımındaki etkisini de gözler önüne serdi.

Ödüller ve Mimari Projeler

Léon Krier’in çalışmaları birçok prestijli ödülle taçlandırıldı:

  1. 2003 – Driehaus Mimarlık Ödülü

  2. 2006 – Congress for New Urbanism (CNU) tarafından verilen Athena Madalyası

Krier, az sayıda ama çarpıcı projeye imza attı. Bunlar arasında şunlar öne çıkar:

  1. 1980 Venedik Mimarlık Bienali için geçici neoklasik cephe

  2. Krier House, Seaside, Florida

  3. Sintra Arkeoloji Müzesi, Portekiz

  4. Windsor Köyü Toplantı Salonu, İngiltere

  5. Jorge M. Pérez Mimarlık Merkezi, Miami Üniversitesi

Çizgileriyle, Yazılarıyla ve Düşünceleriyle Bir Miras Bıraktı

Léon Krier, tüm üretiminde süreklilik, yerellik ve insan deneyimi kavramlarına odaklanan bir şehir anlayışını savundu. Fikirleri, bugünün mimarlık ve şehircilik tartışmalarında hâlâ sürdürülebilirlik, gelenek ve modern şehrin geleceği üzerine etkisini sürdürmekte. Krier’in mirası, mimarlar, kent plancıları ve düşünürler arasında uzun yıllar boyunca yaşamaya devam edecek.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)