Cam; Saydam, Dayanıklı, Görsel Açıdan Artıları Olan Bir Malzeme

Gökhan Aktan Altuğ
Tago Mimarlık
Şişecam Lamine Cam Sponsorluğunda

Binlerce yıl önce yapılmış yapılarda bile ışık, mimarinin hiyerarşisini yöneten önemli bir kriter. Geçmişte; özelikle dini yapılarda, tapınaklarda bunu çok net görüyorsunuz. Günümüzde ise ışığı bol almak, aydınlık ve ferah alanlarda bulunmak bir avantaj, bunun için de camdan yararlanıyoruz.

Mimari projelerde doğal ışığın mekana girişi önemli, bunu sağlayan önemli bir yapı malzemesi de cam, siz projelerinizde cam seçiminde neleri göz önünde bulunduruyorsunuz, hangi alanlarda ne tür camlar tercih ediyorsunuz?

Binlerce yıl önce yapılmış yapılarda bile ışık, mimarinin hiyerarşisini yöneten önemli bir kriter. Geçmişte özelikle dini yapılarda, tapınaklarda bunu çok net görüyorsunuz. Günümüzde ise ışığı bol almak, aydınlık ve ferah alanlarda bulunmak bir avantaj, bunun için de camdan yararlanıyoruz. Camın; saydam, daha dayanıklı ve görsel açıdan artılarının olması sebebiyle camı tercih ediyoruz. Cam kullandığınız cepheler; renk, doku ve boyutuyla öne çıkabiliyor. Camın kırılganlığını, kristal yapısını aşabildiğimiz yapılarda camı, nasıl iddialı kullandığınızı anlatabilmek için bazen düşünmediğiniz ebatlarda kullanımını zorluyoruz. Bu da mimaride size ilgi çekici noktalar yaratabiliyor. Camdaki alternatif ve farklı boyutlar; daha az detayı olan fakat daha net şeffaflık yakaladığınız tasarımları getirebiliyor, bu yüzden camı kullanmayı seviyoruz.

Cam, istediğimiz cephe ve kütle etkisini yaratmakta, binanın karakterini oluşturmakta yardımcı oluyor. Zaman zaman konfor şartlarından dolayı reflekte camları da tercih edebiliyoruz. Camın bir özeliği de aynaya dönüşmesi, ayna da neticede mimaride bir dildir. Şehir yapısında ayna; şehrin kendi yüzünü gösteren, şehrin kendisini hissettiğiniz bir yüzeydir. Bazen görünmek istemediğimiz ama ışık almak istediğimiz anlarda çeşitli camlarda farklılaşma yaratarak değişik etkiler yakalamak için camı kullanıyoruz.

Çoklu fonksiyonlara hizmet veren AVM yapılarının mimarisi nasıl olmalı, AVM tasarımında yeni trendler nelerdir, geleceğin AVM’leri nasıl olacak?

AVM’ler günümüzün en çok konuşulan konulardan bir tanesi oldu. Zemin katlarda ticaret yapılıp, yukarıda yaşamın olduğu yapı kültürü gelişti derken AVM diye bir kavram ortaya çıktı. Eskiden de AVM benzeri toplu ticaret yerleri kültürümüzde vardı; ama hem mekansal hem de ekonomik olarak günümüzdeki kadar ezici değildi. AVM yapıyoruz; ancak tek başına çoda hoşnut olduğumuz bir konu değil. Karma yapılı projelere AVM’yi katmak avantaj, ama tek başına AVM yapmak hoşumuza giden bir tarz değil. İklimle de alakalı olarak çok sıcak veya çok soğuk yerlerde dışarıda dolaşmanız pek mümkün değil; ama yine de insanlar dışarı çıkma ihtiyacı hissediyorlar. Sıcak iklimlerde bile artık yeni yapılan ticari mekanlar dışarıya açılmaya başladı.

Günümüzde kapalı AVM’ler; açık, yarı açık, daha semt pazarı gibi tasarlanan, az katlı AVM’lere dönüşmeye başladı. Bir yandan da artık herkes evinden oturduğu yerde siparişini verebiliyor, belli bir süre sonra belki artık AVM’leri bile görmeyeceksiniz, her şey sanal ortamda yaşanmaya başlayacak. Belki de AVM’ler depolar haline dönüşüp internetten alışveriş yapabileceğiniz yerlere dönüşecek. Fiyat kıyaslaması yapılabildiği ve ürün çeşitliliği daha fazla olduğu için sanal alışveriş cazip hale geliyor. Bir süre sonra AVM’lerde bu dönüşüme ayak uydurarak belki sadece yeme içme mekanlarının olduğu yerlere dönüşmeye başlayabilirler.

Camdaki alternatif ve farklı boyutlar; daha az detayı olan fakat daha net şeffaflık yakaladığınız tasarımları getirebiliyor, bu yüzden camı kullanmayı seviyoruz.

AVM’lerde zamanın büyük kısmının geçirildiği ve ışık sabitliği sebebiyle gece-gündüz farkının ortadan kalktığı düşünülürse insanların çevresiyle ilişkisinin bu kadar uzun süre koparılması sizce psikolojilerini nasıl etkiler? Bunun için ne gibi önlemler alınmalı?

Tavuk çiftliklerinde gün ışığını içeri almadan suni ışıkta tavukların günde iki kere yumurtlamasını sağlarlar. Aslında insan oğlu da böyle, AVM’lerde amaç dışarıyla çok temas etmeden alışveriş yapmanız. Bu yüzden içeride size bir dünya yaratılır ve dış dünyadan koparsınız. Tabii ki bunu biz doğru bulmuyoruz ve tasarımlarımızda bol gün ışığı alan, ferah, bol aydınlık mekanları AVM olarak sunmaya çalışıyoruz. Mimar olarak insanlar bulundukları ortamda ne kadar rahat ederse o kadar çok orada bulunmak ister algısıyla hareket ediyoruz. Neticede AVM’leri insan için yapıyorsunuz ve doğasında aydınlık, güneş ve ferah mekanlarda yaşama isteği var.

AVM’lerde insanların can güvenliği de çok önemli bir konu. AVM projelerinizde uyguladığınız camlarda emniyet ve güvenlik kavramını nasıl irdeliyorsunuz?

Camlar sadece aydınlatma unsuru olarak değil vitrinlerde, korkuluklarda, merdiven ve döşemelerde de kullanılıyor. Belli standartlar olduğu için dikkat ediliyor, biz de belli kriterlere uymaya hassasiyet gösteriyoruz. Bunların temizlenmesi, bakımı, kolay erişilebilirliği, yangında gösterdiği tepkiler gibi konulara dikkat ediyoruz. Cam sektörü Türkiye’de oldukça ilerlemiş durumda, dolayısıyla üreticilerde isteklerimize cevap verecek kalitede üretip bize alternatifler sunabiliyorlar.

Dünya’daki gelişmiş ülkelerde yapılarda emniyet ve güvenlik camları kullanılması yasal bir zorunluluk, Türkiye’de böyle bir yasal zorunluluk var mı?

Yasal kısmını araştırmadan söylemeyeyim, ama biz kendi içimizde buna dikkat ediyoruz, uzmanlarımızdan bunları istiyoruz. Tabii ki yanmazlık, güvenlik gibi standartlarımız var; ama dünyanın neresindeyiz kesin bir şey söyleyemeyeceğim.

AVM yapılarında akustik ve gürültü kontrolünün önemi hakkında kısaca görüşlerinizi alabilir miyiz? Bu konuda ne gibi çözümler sunuyorsunuz?

Artık konfor şartları ilerledi ve insanların beklentileri farklılaştı, şehirleşme arttı, insanların kendilerine ayırdığı zaman azaldı, bu yüzden konfor aranmaya başlandı. Hepimiz çalışma ortamlarımızda hayatımızın büyük bir kısmını geçiriyoruz geri kalan kısmı da daha sakin olsun istiyoruz ve bunun için de komşunun, yolun gürültüsünü istemiyoruz. Dolayısıyla projelerimizi sunarken akustik ve gürültü kontrolünü detaylandırıp çözümler sunmaya çalışıyoruz. Teknolojiyle birlikte yaptığımız sıvalar bile akustik değer taşır hale geldi. Artık uzmanlarımız çoğaldı, akustik, aydınlatma, peyzaj danışmanınız olmadan olmuyor. Yatırımcı da bunun farkında olduğu için çok problem yaşamıyoruz. Firmalarda en önemli şey sürekliliktir, bir marka değeri yaratmak istedikleri için birçok firma bu hassasiyeti gösteriyor.

Son olarak, projeleriniz ile uluslararası ödüllere imza atıyorsunuz. Ödüle layık görülmek sizin için ne ifade ediyor?

Herkes gibi biz de ödülleri önemsiyoruz, özelikle yatırımcıların bizden daha çok önemsediğini fark ettim son yıllarda. Ödül almış ve projenin mimarıyla ön plana çıkmak onların daha çok hoşuna gidiyor. Bizim için, yaptığımız yapılarda yaşayan insanların memnuniyeti bütün ödüllerden daha değerli ve heyecanlı oluyor. İnanıyorum ki aldığımız ödülleri de hakettiğimiz için aldık. Bir projenin yedi daldan ödül alması bizim için daha kayda değer ve önemli bir şey. Her yaptığımız proje ödül alabilecek düzeyde olsun istiyoruz, bunun için de elimizden geleni yapıyoruz. Umarız daha güzel ödüller de alırız.

Camlar; sadece aydınlatma unsuru olarak değil, vitrinlerde, korkuluklarda, merdiven ve döşemelerde de kullanılıyor.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)