Alexander Symes'in Tasarladığı "Pasif Bir Biber Ağacı Evi"

Nüshet Çamuşoğlu / editor@ekoyapidergisi.org
Mimar Alexander Symes Avustralya'nın Unanderra kentinde büyük bir ağacın gölgesinde tünemiş terasa açılan ahşap kaplı eve bir değişiklik kattı. Symes, yerel inşaatçı Adam Sauter için "Pasif Bir Biber Ağacı Evi" tasarladı. Ayrıca Adam Sauter'ın "Souter Built" adlı şirketi yüksek performanslı, sürdürülebilir evler yaratmayı hedefliyor.

Müstakil bina, Yeni Güney Galler'in Wollongong banliyösündeki bir mülkte ikincil bir konut ve home office alanı sunuyor. "Pasif Ev"  Adam Sauter'ın potansiyel müşterilere faydalarını göstermek için de kullanılıyor. Symes, "Uluslararası Pasif Ev standartlarına göre inşa edilen ev sürdürülebilirlik, bir doğal malzeme paleti, yüksek performanslı tasarım ve güçlü biyofilik projenin merkezinde yer alıyor" dedi. Mimar, "Mevcut ev zaten müşteri için iyi işlediğinden, yeni bir bağımsız uzantı oluşturmak ve "Pasif Ev" site genelinde keyifli anlar yaratmak için yapıldı" diye ekledi.

Yeni konaklama birimi, merkezi bir terasa açılan 60 yıllık bir biber ağacının çevrelediği iki kanattan oluşuyor. Bina dik bir yamaçta yapılmış ve ağaçların tepesine yükseliyor. Mimar mevcut çevrenin bozulmasını sınırlayarak ve doğayı restore eden peyzaj tasarımlarını birleştirerek sitenin biyolojik çeşitliliğini koruyor. Binanın iki kanadı kuraklığa dayanıklı yerli türlerle dikilmiş yeşillikle kaplıdır. Çatı bahçeleri konutta kullanılan fazla yağmur suyunun toplanmasına yardımcı oluyor. Bu proje ağaçla bağlantıyı güçlendirmek için mümkün olan her yerde doğal malzemeler kullanıyor. Dış kaplama, dayanıklı ve su geçirmez bir dış yüzey oluşturmak için ahşabı kömürleştiren Japon "çam sedir tahtası tekniği" kullanılarak tamamlandı. 

İçeride, kuzey kanadında bir salon, bir mutfak ve dolap kapılarının arkasına gizlenmiş bir çalışma alanı bulunuyor. Pencereler orta güverteye ve biber ağaçlarına bakıyor. Kahvaltı barının sonunda, yakındaki Kembla Dağı'na bakan geniş bir açıklık var. Daha dar güney kanadı  optimize edilmiş yatak odaları, çamaşır odaları ve banyolar içeriyor ve genel alana ev sahipliği yapıyor.

İç kısım, ek kaplamalara ihtiyaç duymadan sıcak, doğal bir yüzey sağlamak için seçilen ahşap kaplamalarla kaplanmış. Proje kapsamında hiçbir boya veya VOC (uçucu organik bileşikler) kullanılmamış. Zeminin ve duvarların bir kısmı, kışın güneşin ışınlarını emen ve gün boyunca ısıyı kademeli olarak dağıtan geri dönüştürülmüş kumtaşı tuğlalarla döşenmiş. Stüdyoya göre, proje Sydney'deki "sürdürülebilir mimariyi ilerletme" prensibini kapsıyor.

Symes,  sürdürülebilirliğe  bilimsel bir yaklaşımla pratik ve şiirsel bir mimarlık anlayışını birleştirerek 2014 yılında ofisini kurdu. Showroom, teşhir sistemleri ve taşınabilir  perakende mağazaları tasarımının yanı sıra birçok konut projesini tamamladı.


Yorum yaz...

Teşekkür ederiz. Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.
Üzgünüm. Yorumunuz gönderilemedi. Lütfen tekrar deneyin.
  • (Yayınlanmayacak)