Mimarlık İçin Tasarlanmış Koku: Onze

Mimarlığı yalnızca bir yapı değil, aynı zamanda duyularla hissedilen bir deneyim olarak düşünen mimar Jean-Michel Wilmotte ve parfümör Emmanuelle Grin bir araya gelip sıra dışı bir proje oluşturmuşlar: Onze. Wilmotte’e göre mekân, sadece geometrik bir yapı değil, solunabilir bir dokudur. Ona göre uzay, bir notayla buluştuğunda başka bir boyut kazanıyor ve eğer mekan nefes alırsa, ona bir koku eşlik ettiğinde anlamı tamamlanıyor.

Bu düşünceden hareket eden ikili, tropikal bir ot olan vetiver bitkisini kendilerine ana malzeme olarak seçmişler. Bu malzeme hem köklere hem de duygulara hitap ediyor. Koku, vetiver’in odunsu, kuru ve belirgin karakterini, dumanlı ve mineral tonlarla harmanlıyor; bitkisel akorlarda yoğunluk kazanıyor.

Kokunun sembolik yönü de oldukça etkileyici. Grin, Antik Kudüs’teki İkinci Tapınak’ta kullanılan Ketoret adlı kutsal tütsüden ilham almış. Ketoret’un on bir bileşeni olduğu ve bunlardan birinin hâlâ gizemini koruduğu söylenmekte. İşte o on birinci unsur, maddeden manaya geçişi temsil ediyor. Grin’e göre bu, yaratılanın artık sadece yaratıcısına ait olmanın ötesinde, onu soluyan herkese ait olacağının bir işareti. Mimari ile kokunun diyalog kurduğu çok özel bir eser.