Expo 2025’te Ahşap Mimarinin Yükselişi
Nüshet Çamuşoğlu / nushet@ekoyapidergisi.org
Expo 2025 Osaka’da yer alan Katar Pavyonu, mimarlık stüdyosu Kengo Kuma and Associates tarafından tasarlandı. Beyaz kumaşla kaplanmış dalgalı ahşap strüktürüyle dikkat çeken pavyon, geleneksel Katar dhov teknelerinden ilham alıyor.

Sergi alanı ise Hollanda merkezli OMA’nın araştırma ve yaratıcı kolu AMO tarafından kurgulanmış. Pavyon, ziyaretçileri Katar’ın kültürel köklerine ve kıyı yaşamına doğru etkileyici bir yolculuğa çıkarıyor.
Ahşap Strüktür ve Kumaş Cephe
Pavyonun temelini oluşturan kıvrımlı ahşap yapı, Katar ve Japon marangozluk teknikleri ile inşa edilmiş. Üzeri gerilen beyaz kumaş ise hem işlevsel hem de sembolik bir cephe oluşturuyor; dhov yelkenlilerini andıran bu tasarım, Katar’ın denizle kurduğu bağı simgeliyor.

Kumaş cephede yer alan kemerli açıklıklar sayesinde ziyaretçiler, ahşap yapının etrafını dolaşarak dış mekânla iç mekân arasında kesintisiz bir geçiş deneyimi yaşıyor.
AMO’dan “Sahil Şeridinden Doğarız” Temalı Sergi
Pavyon içerisinde yer alan “Sahil Şeridinden Doğarız” başlıklı sergi, Katar’ın kıyı şeridinin kültür, kimlik ve endüstri üzerindeki etkisini gözler önüne seriyor.

AMO direktörü Samir Bantal, konuyla ilgili şunları söyledi: “Katar’ın hikâyesini sahil şeridi üzerinden anlatmak istedik. Ziyaretçiler ilk adımlarını burada atar; halk buradan inci avcılığına ya da balıkçılığa yelken açar. Bugün de nüfusun %99’u sahil boyunca yaşıyor ve çalışıyor.”
Sinema Odası ve “Deniz Perdesi” ile Duygusal Bir Deneyim
Sergi 12 farklı bölümden oluşuyor. Merkezde yer alan sinema odası, mimarlık stüdyosu Inside Outside iş birliğiyle tasarlanmış. Bu alanda yer alan kumaş duvarlara “Sea Curtain” (Deniz Perdesi) adı verildi. Üzerindeki desenler, Katar’ı çevreleyen deniz sınırlarını soyut bir şekilde temsil ediyor ve doğa-insan ilişkisini vurguluyor.

Üç yatay şeritten oluşan sinema ekranında, AMO tarafından çekilen ve Katar’ın tarihi ile doğal mirasını anlatan bir film gösteriliyor. Arkeolojik alanlar, doğa koruma bölgeleri ve kıyı şehirlerinden kesitler içeren bu film, izleyiciyi adeta zaman içinde bir yolculuğa çıkarıyor.
Ekranı çevreleyen bölme duvarları ise çöl kumullarını taklit edecek şekilde tasarlanmış. Böylece izleyiciye, serginin kalabalığından izole bir sığınak hissi sunuluyor. Bantal, bu alanın ilham kaynağını şöyle açıklıyor: “Birçok Katar’lının şehirden uzaklaşmak için gittiği kış kamplarını referans aldık. Geometrik olarak yorumladığımız bu çöl yapısının içinde, kıyı şeridinin çabalarından uzak bir sinema alanı yarattık.”

Osaka Expo 2025’te Ahşap Yapılar Öne Çıkıyor
Katar Pavyonu, yalnızca içeriğiyle değil, mimari yaklaşımıyla da dikkat çekiyor. AMO ve Inside Outside iş birliğiyle tasarlanan iç mekânlar, ziyaretçiye mekânsal derinlik ve kültürel bağ sunuyor.
Expo 2025 Osaka kapsamında dikkat çeken diğer yapılardan biri ise Lübnanlı mimar Lina Ghotmeh tarafından tasarlanan Bahreyn Pavyonu. Bu pavyon da 17 metre yüksekliğinde bir ahşap yapıdan oluşuyor ve yine dhov teknelerinden esinleniyor.
Tüm pavyonlar, Japon mimarlık stüdyosu Sou Fujimoto Architects tarafından tasarlanan halka biçiminde dünyanın en büyük ahşap yapısı içinde konumlandırılmış. Bu dev ahşap strüktür, Expo’nun sürdürülebilirlik vizyonunu destekleyen simgesel bir yapı olarak öne çıkıyor.