Tufty-Time: 20 Yıllık Bir İkonun Sürdürülebilir Konforu
Dilhan Hız / dilhan@ekoyapidergisi.org
Aslına bakarsanız Tufty-Time, ilk günden itibaren yalnızca bir mobilya değil, mekânla kurulan esnek bir ilişki biçimi olarak görülmüştü. Bugün, tasarım dünyasında bir klasik haline gelmiş olsa da bu özgün tasarımı asıl özel kılan, onun sürdürülebilir düşünceye öncülük eden yapısı. Şöyle ki, Urquiola, Tufty-Time’ı tasarlarken dönemin minimal estetiğinden farklı bir yola gitmişti: kanepe, 1970’lerin zeminle bütünleşen oturma kültürünü çağrıştıran alçak profiliyle, yaşam alanını rahatlama ve paylaşım üzerine yeniden tanımlıyordu. Geniş modüller, kavisli hatlar ve dikişli yastık yüzeyleriyle hem çağdaş hem tanıdık bir hissiyat yaratıyordu. Urquiola o günden geleceği öngörmüş müydü bilinmez ancak bu estetiğin ardında, bugünün sürdürülebilir tasarım anlayışına şaşırtıcı biçimde yakın bir düşünce yatıyordu: dayanıklılık, yenilenebilirlik ve uzun ömürlülük.
Geleceğin Tasarımı
Tufty-Time modüler kelimesinin altını gerçekten dolduran bir tasarım. Modüler yapısı, parçaların kolayca sökülüp yenilenebilmesine olanak tanıyor. Bu sayede kullanıcılar hem mekânsal düzeni değiştirebiliyor hem de mobilyayı yıllar boyunca onararak kullanabiliyor. Bu yaklaşım ise işin derinine inildiğinde, “tek kullanımlık tasarım” anlayışına karşı bir duruş niteliğinde. Kullanılan dolgu malzemeleri ve iç iskelet, dönemin üretim standartlarını aşan bir kaliteyle tasarlanmış; bu da mobilyanın 20 yıl sonra bile hem fiziksel hem estetik olarak formunu koruyabilmesini sağlıyor. Urquiola’nın dairesel tasarım felsefesinin erken örneklerinden biri sayılabilecek bu yaklaşımı, Tufty-Time’ı her parçası yeniden düzenlenebilir, dönüştürülebilir ve farklı yaşam alanlarına adapte edilebilir hale getiriyor. Tam da bu yönüyle o yalnızca bir kanepe değil, kullanıcıyla birlikte evrilen, yaşayan bir tasarım.
B&B Italia bugün, bu ikonik modeli kutlarken aynı zamanda sürdürülebilir üretim sürecine vurgu yapıyor. Markanın yeni koleksiyonlarında geri dönüştürülmüş kumaş seçenekleri, düşük emisyonlu üretim teknikleri ve karbon ayak izini azaltan lojistik zincirleri öne çıkıyor. Yirmi yıl sonra bile Urquiola’nın tasarımı hâlâ güncel, çünkü çağın ötesinde bir soruya yanıt veriyor: Gerçek konforun anahtarı, zamansız ve sürdürülebilirlikte.