Christian Louboutin’den İki Yeni Villa

Dilhan Hız /dilhan@ekoyapidergisi.org
Fark etmişsinizdir, bir süredir moda dünyası mimariye yanaşıyor. Pek çok ünlü moda devi, yapı tasarımlarına da bir şans vereyim diyor anlaşılan. Ayakkabı tasarımının sihirli ismi Christian Louboutin de bu isimlerden biri. Fransız tasarımcı Portekiz’de açılan Vermelho Hotel’e ruhunu yaklaşık iki yıl önce katmıştı. Otel, açıldığı ilk günden bu yana Louboutin’in kişisel kültürel birikimini yerel mimariyle harmanlayan bir proje olarak öne çıkıyordu. Şimdi iki yeni eklentiyle genişleyen proje, yine yerel mimari tipolojilerinin modernize edilmesiyle hayat buluyor.

La Salvada: Kasbah Esintileri
Bu projede Louboutin’i yalnız bırakmayan Mısırlı tasarımcı Tarek Shamma, kendisine Kasbah mimarisini referans almış. Dış cepheyi abartısız ama özgün hale getiren soluk pembe ton, aynı zamanda yapının içinde bulunduğu yabani çiçek tarlasıyla uyumlandırılmış. Üç ayrı çatı terasıyla dikkat çeken yapı, kalın duvarlar ve dar açıklıklarla işlevsel hale getirilmiş.

İç mekândaki renk kurgusu kırmızı, kum tonları ve lacivert kontrastlar üzerinden oluşturulmuş. Üstten ışık alacak şekilde düzenlenmiş olan yaşam alanının en cazip tarafı yüksek tavanı. Dolayısıyla, mekana havalandırma ve doğal aydınlatma hakim. Geleneksel dokumalar ve özel üretim mobilyalarla donatılmış mekan, otantizm ile modernizm arası bir çizgide.
La Maison des Bateaux: Lüks Balıkçı Barınağı
Otele eklemlenen ikinci villa, Alentejo bölgesinin beyaz badanalı balıkçı evlerinden ilham alıyor. Yapının oldukça basit dikdörtgen bir planı var. Kireç sıvalı cepheler ve ahşap doğramalar, yapıya sadeliğin yanında samimiyet de katmış.

İç mekân dekorunda özellikle denizcilik temalı objeler kullanılmış. Deniz kabuğu aplikler, minyatür tekneler… Mavi, beyaz ve terracota renk paleti... Yapının arkasında, taş patika ile ulaşılan büyük ölçekli havuz, evin açık- kapalı mekân kurgusunu tamamlayan bir öğe durumunda.

Louboutin denince akıllara lüks ve ihtişam gelse de, tasarımcının kültürel bilinci sayesinde yapıların ikisinde de sadelik hakim. Konfor illa ki önemli. Ama ya uyum? Burada da neyse ki kültür faktörü baskın gelmiş. Her iki yapı da çağdaş detaylarla bezenmiş ama Alentejo’nun geleneksel mimari tipolojilerine referans veriyorlar.