Sürdürülebilirlik Hedefleri Doğrultusunda Bir Ofis Binası
ATP, projenin başlangıcından itibaren sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve kaynakların dikkatli kullanımı konularına odaklanmış
ATP, projenin başlangıcından itibaren sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve kaynakların dikkatli kullanımı konularına odaklanmış
Her bir konut, sakinlerine biyofili ve klasik feng shui unsurlarının yanı sıra konut sağlığını teşvik eden özel olanaklarla aşılanmış bütünsel ve sürdürülebilir bir yaşam tarzı deneyimi sunuyor.
Yapısal bileşenleri geri dönüştürülmüş çelik ve agregalar içeriyor.
Özenle seçilmiş malzemeler mekansal etkiler sunarken tropikal yaşam için pasif tasarım stratejilerini de destekliyor.
İkisi arasında, geri dönüştürülmüş yağmur suyundan oluşan büyük bir yansıtma havuzu her iki yapıyı da yansıtıyor.
Seine Nehri'nin hemen yakınındaki eğitim binası, köyün kenarındaki manzaraya uyum sağlayacak şekilde araziye oturtulmuş.
O zamanlar nispeten bilinmeyen bir malzeme olan Corten çeliğinin kullanımı müzenin kimliğine damgasını vurmuş.
Sıcak aylarda, açık alan bir kafe ile canlı bir şehir köşesine dönüşerek topluluk deneyimini daha da geliştiriyor.
Bina, yüksek sürdürülebilirlik seviyesini kısmen küp şekline ve dış duvarlardan enerji kaybını en aza indiren merkezi konumdaki atriyuma borçlu.
Çatıdaki güneş panelleri, binanın iklimlendirme sistemini kontrol eden ısı pompasına güç sağlar.
Bu proje, yaygın kentsel peyzaja ve Yunanistan'ın çok katlı konut mimarisinde yaygın olan 'polykatoikia' tipolojisine meydan okuyor.
Sıcak aylarda binanın sürgülü ahır kapıları açılarak çapraz havalandırma sağlanabiliyor.
Yeni kreşin tasarımı, yüksek konfor standardı sağlarken karbon ayak izini azaltmayı amaçlıyor.
Norveç'in Trondheim şehrinde bulunan ZEB Living Lab, sıfır emisyonlu binalar konusundaki öncü yaklaşımıyla dikkat çekiyor.
Konutun tam boy pencereleri, doğal ışık ve havalandırmaya izin vererek iç mekanı dış mekanla sorunsuz bir şekilde birleştiriyor.
Çeşitli olanaklara ek olarak toplam 336 konut birimi içeren projenin inşaatına 2024 yılında başlanması planlanıyor.
Kırsal tarım arazileriyle çevrili olan evin tasarımında çiftlik binaları gibi yerel tarımsal yapılardan ilham alınmış.
Konut birimleri, etkileşimi ve bağlanabilirliği artırmak için hazırlanmış, birbirine bağlı alanlar olarak düşünülmüş.